13 Şubat 2011 Pazar

İade-i AGH




Baştan söyleyeyim; yazının bazı kısımlarında AGH yapmak isteyenler için (özellikle başvuru aşamasına dair) “Öneriler” bulacaksınız. Göz atmadan gitmeyin derim.

* * *
Toplum Gönüllüleri Vakfı’nda (TOG) çalışıyordum. Bir gün “Kültürlerarası Diyalog ve İngilizce/Türkçe Dil Kursu”isminde bir eğitim duyurusu geldi. İngilizce'sini geliştirmek isteyen Türkiye’den gençler ve Türkçe'sini geliştirmek isteyen yurtdışından gençlerin (Her iki grup için de temel düzeyde İngilizce/Türkçe bilmek şartı ile) katılımına açık ve İstanbul’da gerçekleşecek bir eğitim; iki haftalık bir kurs. İngilizce işini hala tam anlamıyla “çözememiş” olduğumdan başvurdum.
İki hafta verimli geçti geçmesine, ama daha güzeli; oradan edindiğim arkadaşlıklar oldu. Bana çok şey katan dostluklar...
Eğitimde tanıştığım ve aynı odayı paylaştığım Polonyalı Agata’yla pek güzel vakit geçirdik. İstanbul’da AGH yapmak istediğini anlatınca eğitim sonrasında TOG’a davet ettim. Gelip ziyaret etti, insanlarla tanıştı, AGH için başvuru yapmak istediğini söyledi. Velhasıl ülkesine döndükten birkaç ay sonra TOG’dan kabul aldı ve bir süre sonra İstanbul’a; TOG’a geldi. En büyük hayallerinden biriydi, haliyle gerçekleşmesine vesile olmak beni de çok mutlu etti. :)
(Bu arada Agata ile arkadaşlığım sayesinde İngilizcem çok hızlı bir şekilde gelişti. Simdi soranlara ne okulda ne kursta öğrendim diyorum İngilizceyi. Yurtdışından arkadaşlıklarım sayesinde gelişti kesinlikle)
Gel zaman git zaman AGH yeniden gündemime girer oldu. İşten sıkıldığım veya iyi bir fırsatı kaçırmak üzere olduğumu düşündüğüm zamanlarda, “Yaşım da geçiyor, ilerde iyice zor olacak AGH yapmak” diye endişelenmeye başladığım veya her şeyden çok sıkılıp da “Ben şöyle uzak bir yerlere kaçsam, biraz kendimle ilgilensem…” dediğim zamanlarda AGH düştü yine aklıma.
O anlarda gelen hissi oturup iyice ölçüp tarttım, anladım ki; niyetim ciddi, almış başını gidiyor. Bana da ayak uydurmak düştü. Birkaç hafta somut bir adım atmamıştım ama eşe dosta “Ben AGH yapmaya karar verdim” demeye başlamıştım.
Bu kez de hevesliydim ama yine harekete geçmeye pek niyetim yok gibi görünüyordu. E, neden olacak? Tabi ki proje bulmak zor geliyordu. Otur yine proje ara, oku, başvur, bekle, cevap gelmesin, yine bekle, heveslen, hevesin kursağında kalsın, üzül, dertlen, yeniden heveslen, bir daha başvur, olumsuz cevap göndersinler, bir daha bir daha… Böyle karamsar bir tablo…
Ben yine sağda solda yarım ağız AGH planlarımdan bahsederken; bu kez Agata; “Ben bilmem ne sayfasını takip ediyorum internette, oraya bir duyuru geldi bu hafta, göndereyim, beğenirsen başvur” dedi.
(Önemli olduğunu düşündüğüm önerimi yazının akısını bozma pahasına işte buraya yazıyorum, hemen simdi. Yazıya kıydım bakınız, o yüzden kulak asın söyleyeceklerime. J
Söyle ki; ilk yazıda yazdığım bir site vardı hani; tüm AGH projelerinin yer aldığı proje veritabanı... Bu site proje aramak için bir araç, evet… Ancak zannımca yeterli değil. Güncel duyuruları takip edebileceğimiz birçok mail grubu, facebook sayfası ve internet sitesi var. Buralara göz atmak işe yarayabilir. Bildiklerimi paylaşıyorum, buyurunuz;


Youth Networks / Youth Networks (Facebook)
EVS Turkey / EVS Turkey (Facebook)
Eurodesk / Eurodesk (Facebook)
European Youth Exchanges (Facebook) / European Youth Exchanges (Yahoogroup)
Trexevs / Trexevs (Facebook) / Trexevs (Blog)
Youth Partner Network (Facebook)


Bunlardan başka, sizin de bildikleriniz varsa ve dilerseniz yorum kısmına yazabilir, böylece paylaşımı arttırabilirsiniz.)


Agata’dan gelen proje duyurusuna tabiri caizse bu kez hemen atlamadım. Şaşırmayınız. Özellikle bir önceki yazıyı okuyanlara benim için bazı şeylerin değiştiğini yazmam gerekiyor. O zamanlar “İlle de gideceğim” inadıyla her projeye ve ülkeye başvuran Seval yok artık. İsteklerimin bir sınırı var. 1-Gençlik çalışması yapmak istiyorum. (Çocuklar veya yetişkinlerle çalışmayı tercih etmeyeceğim, eminim) 2-Dokuz aylık bir proje arıyorum. (Biliyorum ki; 6 ay kısa, 12 ay uzun benim için) 3-İspanya’ya (ve mümkünse Güney İspanya’ya) gitmek istiyorum.


İyi ki de böyle seçici davranmışım diyorum şimdi. Hiç ilgimi çekmeyen bir ülkede, ilgi alanımın dışında bir işte, uzun süre çalışmak zorunda kaldığımı düşünüyorum da şimdi; eminim çok mutsuz olurdum.


Demem o ki; “İlle de olsun” inadından vazgeçmeli insan, salim kafayla düşünebilmeli. “Kendine uygun proje bul” diyenlere hak veriyorum şimdi ve ben de şiddetle bunu öneriyorum AGH yapmak isteyenlere.


Neyse…


Hemen Agata’nın gönderdiği projeyi inceledim. Sıkı durun; Güney İspanya’da Malaga şehrinde, gençlik çalışması yapan bir kurum, 9 aylık projelerine gönüllü arıyor!


Birkaç gün içinde tüm dokümanlarım tarafımca güncel haline getirildi ve gönderen kuruluşum (aynı zamanda çalıştığım kurum) TOG oldu ve müstakbel ev sahibi kuruluşum Asociacion Juvenil Intercambia’ya başvurum iletildi. Bu kez içimde iyi bir his vardı, olacaktı.


(Öneri; Motivasyon mektubunuza geçmişte yer aldığınız proje ve etkinliklerden fotoğraflar koymak iyi olabilir, bu tarz fotoğraflar vesikalık fotoğraftan daha çok şey söylüyor hakkımızda ve görsellik olumlu etki bırakıyor zannımca)


Yaklaşık bir hafta sonra ilk değerlendirmeyi geçtiğimi ve benimle bir telefon mülakatı yapmak istediklerini söyleyen bir mail aldım. Yihhuuuuuu!!!! :) Havalara uçtum. (Telefon “görüşmesi” yerine “mülakat” demeyi tercih ediyorum. Zordu, anlatacağım)


Herhalde yüzümde aptal bir gülümseme olmalı o maili görünce. Hemen Agata’ya haber verdim. Karşılıklı gülüştük. Yıllar öncesini andık birlikte; simdi vesile olma sırası ondaydı, olmuştu da. “İade-i AGH” dedik, tesadüflere (aslında hayatta basımıza gelen birçok şeyin “tesadüf”ten daha öte bir anlamı olduğunu bilerek) inandık, yeniden gülüştük.


Uzun suredir her hangi bir şeye hiç bu kadar sevinmemiştim. Uzun bir yolculuk başlayacak gibiydi. İspanya uzaktan göz kırpıyordu. Bir kaç saat etrafta uçuşarak dolandım, bu habere benimle birlikte sevineceğinden emin olduğum arkadaşlarımı aradım, gülüştük, heyecanlandık, sevindik.


Ancak sevincimin kısa surede endişeye dönüştüğünü söylemeliyim. Telefon mülakatı aklıma takılıyordu. Kim bilir ne soracaklardı. Tamam, İngilizcem epey iyi duruma gelmişti gelmesine ama yine de endişeleniyordum “Ya anlayamayacağım bir şey sorarlarsa?” diye.


Endişeli olduğumu dillendirdikçe elim ayağım daha çok birbirine dolandı. Yapacak bir şey yoktu, mecbur o günün gelmesini bekleyecek ve mümkün olduğunca motivasyonumu(!) yüksek tutacaktım.


Ancak nereden bilebilirdim görüşmeyi 5 kişiyle yapacağımı ve “Sence, İspanya’nın gerçekliği nedir?” gibi bir soru geleceğini.


Haydi, buyurun simdi, buradan yakin!

Ağustos 2010

Seval Yımaz / İspanya

9 yorum:

  1. peki ya sonra??

    YanıtlaSil
  2. Gelecek, cok yakinda. Yazmaktayim. :)

    YanıtlaSil
  3. Keşke biraz daha yazsaydın:) 3 gün önce benimlede mülakat yaptılar.Ve heyecanla beklemekteyim.Bu süreci nasıl geçirdin cevap ne zaman geldi çok merak ediyorum.

    YanıtlaSil
  4. bende başvurdum bir kaç yere cevap bekliyorum yazından sonra daha da heveslendim:)) diğer adreslere göz attım da Agh gibi değil heralde içerikleri nedir ?

    YanıtlaSil
  5. Merhaba..yazının devamını merakla bekliyorum :) şuan Fransa'ya başvurularda bulunuyorum ama çok fazla söylenti var Fransa için...kafam karıştı :((

    YanıtlaSil
  6. Merhabalar...O kadar akici bir yazi olmus ki sanirim sayfalarca sürse okuaybilirdim ki bende herkes gibi devamini bekliyorum...Ayrica bir ricam var bende ispanya da bir projede gonullu olmak istiyorum ve deli gibi arastiriyorum basvurular yapiyorum ama ne yaparsam yapim uzerinden 4 ay gecmesine ragmen bir tek olumlu geri bildirim alamadim. Sanirim motivasyon mektubumda bir hata var ve tam da bu noktada sizden bir ricam olacak. Bana motivasyon mektubunuzu gonderirmisiniz yada kabul gormus herhangi bir motivasyon mektubu ki bende nerede hata yaptigimi anlayabileyim ve sizlerin arasinda kendime de bi yer bulayim ))
    Cok tesekkurler simdiden...

    YanıtlaSil
  7. bu arada neden adsiz cikti anlamadim..mail adresim...hamza.arici@yahoo

    YanıtlaSil
  8. merhaba
    yazin gercekten cok surukleyiciydi.Ahhh Ispanya bende ulasabilsem sana :))
    telefon mulakati dedin ver zorlu dedin :/ nasildi,tam olarak neler sordular.Biraz bundan da bahsedebilirmisin birsonraki yazinda ?

    gorusmek uzere

    YanıtlaSil
  9. of of aynı sıkıntılar bende de var İtalya dan bir onay aldım telefonla arayacaklar. İngilizceyi nasıl kıvıracam onu bırak İtalyan ingilizcesini nasıl anlayacam, ne soracaklar ne cevap verecem her şey o kadar muallaktaki:( ben vize konusunda nasıl bir süreç yaşadığını da merak ediyorum.Agh ile ilgili bu kadar araştırma yaptım ama senin şu yazdıkların en sağlamı gerçekten :)

    YanıtlaSil