Takvim 1 Mayıs’ıgösteriyordu o gün,Kırıkkale’de Üreme Sağlığı eğitmenlerini ağırlıyorduk.O gece Büşra’nın facebook üzerinden yaptığı “Yunanistan’a gitmek ister misin?” teklifi uzun bir yolculuğun başlangıcı oldu.
Bahsettiği konu ile ilgili bir takım duyumlarım vardı fakat nasıl olur,ne yapmak lazımdır tam kestiremiyordum.Avrupa Gönüllü Hizmeti denilen mevzu bana oldukça uzaktı.
Önce İngilizce cv ve motivasyon mektubu hazırlamam istendi,uzun uğraşlar sonunda her iki belgeyi de tamamladım ve yolladım.Uzun bir beklemeden sonra Haziran ortalarında projenin kabul edildiği haberi geldi.Temmuz sonunda ise “Ayrılış Öncesi Eğitimi” adında Ulusal Ajans eğitmenleri tarafından bir eğitimin Ağustos ortasında yapılacağı haberini aldım.
Eğitimden önce bizlere gönderilen formda bu eğitimden beklentilerimizin istendiği kısıma konu ile ilgili bilgisizliğimden dolayı yuvarlak cümleler yazmayı tercih ettim.Evet,bu eğitimden beklentim ne idi?Burada büyük bir belirsizlik vardı,çünkü nasıl bir şeyin içinde olduğumu bilmiyordum.
Eğitim tarihine kadar olan süreçte eğitimin yapılacağı yer,saatler ve program hakkında hiçbir bilgilendirme alamadım,bu konuda teknik aksaklıklar yaşandığı söylendi.
17 Ağustos’ta akşam 5 gibi Ankara’da ki otele giriş yaptım ve odama yerleştim.Akşam yemeğinden sonra başlayan ilk oturumda karşıma çıkan 120 kişilik kalabalığı açıkçası beklemiyordum.
Hangi illerden geldik,kaç yaşındayız,hangi ülkelere gidiyoruz,kaç aylığına gidiyoruz...vs. gibi sorular ile gruplar oluşturduk ve her defasında farklı yüzler ile bir araya geldik. Kalabalık nedeniyle birebir tanışma yapılmadı.
İkinci günün ilk oturumunda Ulusal Ajans uzmanı Hür Güldü bizlerle beraberdi.120 kişilik bir gruba hitap etmekte zordu.Soruları duyabilmekte çok zorluk çektim.Teknik aksaklık nedeniyle bu oturumun yeterince verimli olmadığına inanıyorum.Fakat özellikle vize konusunda bir takım bilgiler aldık,her ülkenin,her başvurana göre tutum geliştirmesi mümkün olabiliyormuş.Öğrendim ki bu konu oldukça muallakta imiş.
Gidilen programın uzunluğuna,yerine göre tüm katılımcılar 4 gruba ayrıldı ve bundan sonra ki oturumlar bu şekilde devam etti.Küçük grupta interaktif teknikler ile tanışma yapıldı ve beklentiler alındı.
Tüm eğitim programı boyunca en beğendiğim oturum “Ben ve Projem” oturumu oldu.Projemin sunumunu diğer arkadaşlara yapmam gerektiği söylendiğinde projem ile ilgili ayrıntıları öğrendim.Gittiğimizde yapacağımız aktiviteler neler,cep harçlığı ne kadar alıyoruz,yemek için ne kadar bütçe verilmiş,ulaşım imkanları nasıl,nerede konaklayacağız,axa sigortaları yapılmış mı gibi detayları inceledik.Bu inceleme esnasında fark ettim ki mentorumu tanımıyorum : )
Bir başka oturumda vakalar üzerinden Avrupa’da gittiğimiz ülkede ne gibi durumlar ile karşılaşabiliriz bunları tartıştık.Kimi zaman oda arkadaşımız HIV+ bir birey oluyordu,kimi zaman eşcinsel bir birey’in sarkıntılıklarına maruz kalıyorduk,kimi zaman bir gönüllü tarafından taciz ediliyorduk,kimi zaman üstlendiğimiz bir sorumluluk esnasında kaza geçiriyorduk,kimi zamansa çocuk istismarı suçlaması ile karşı karşıya kalıyorduk.
Tüm bu durumlar için uzun tartışmalar yaptık,gittiğimiz ülkede karşılaşacağımız durum her ne olursa olsun,kültürel farklılıkları göz önünde bulundurmamız gerektiği ve her zaman iletişime açık ve net olmamız gerektiği konuları üzerinde durduk.
“Biz Bize” isimli oturumda erkekler ve kadınlar ayrı gruplara dağıtıldı.Toplumda tabu olarak yer eden,insanların birbirleri ile konuşmadıkları,konuşamadıkları konular olan üreme sağlığı ile ilgili bir oturumdu.Kadın ve erkeklerin ayrı gruplarda bu oturumu almalarının her hangi bir avantajı olduğunu düşünmüyorum çünkü katılımcıların fikirlerini beyan edecekleri bir ortam zaten yaratılmıyor.Aksine yapılan uygulama kadın ve erkekler bu konuları ayrı konuşmalıdır/hiç konuşmamalıdır gibi bir yere hizmet ediyor.
Bahsettiği konu ile ilgili bir takım duyumlarım vardı fakat nasıl olur,ne yapmak lazımdır tam kestiremiyordum.Avrupa Gönüllü Hizmeti denilen mevzu bana oldukça uzaktı.
Önce İngilizce cv ve motivasyon mektubu hazırlamam istendi,uzun uğraşlar sonunda her iki belgeyi de tamamladım ve yolladım.Uzun bir beklemeden sonra Haziran ortalarında projenin kabul edildiği haberi geldi.Temmuz sonunda ise “Ayrılış Öncesi Eğitimi” adında Ulusal Ajans eğitmenleri tarafından bir eğitimin Ağustos ortasında yapılacağı haberini aldım.
Eğitimden önce bizlere gönderilen formda bu eğitimden beklentilerimizin istendiği kısıma konu ile ilgili bilgisizliğimden dolayı yuvarlak cümleler yazmayı tercih ettim.Evet,bu eğitimden beklentim ne idi?Burada büyük bir belirsizlik vardı,çünkü nasıl bir şeyin içinde olduğumu bilmiyordum.
Eğitim tarihine kadar olan süreçte eğitimin yapılacağı yer,saatler ve program hakkında hiçbir bilgilendirme alamadım,bu konuda teknik aksaklıklar yaşandığı söylendi.
17 Ağustos’ta akşam 5 gibi Ankara’da ki otele giriş yaptım ve odama yerleştim.Akşam yemeğinden sonra başlayan ilk oturumda karşıma çıkan 120 kişilik kalabalığı açıkçası beklemiyordum.
Hangi illerden geldik,kaç yaşındayız,hangi ülkelere gidiyoruz,kaç aylığına gidiyoruz...vs. gibi sorular ile gruplar oluşturduk ve her defasında farklı yüzler ile bir araya geldik. Kalabalık nedeniyle birebir tanışma yapılmadı.
İkinci günün ilk oturumunda Ulusal Ajans uzmanı Hür Güldü bizlerle beraberdi.120 kişilik bir gruba hitap etmekte zordu.Soruları duyabilmekte çok zorluk çektim.Teknik aksaklık nedeniyle bu oturumun yeterince verimli olmadığına inanıyorum.Fakat özellikle vize konusunda bir takım bilgiler aldık,her ülkenin,her başvurana göre tutum geliştirmesi mümkün olabiliyormuş.Öğrendim ki bu konu oldukça muallakta imiş.
Gidilen programın uzunluğuna,yerine göre tüm katılımcılar 4 gruba ayrıldı ve bundan sonra ki oturumlar bu şekilde devam etti.Küçük grupta interaktif teknikler ile tanışma yapıldı ve beklentiler alındı.
Tüm eğitim programı boyunca en beğendiğim oturum “Ben ve Projem” oturumu oldu.Projemin sunumunu diğer arkadaşlara yapmam gerektiği söylendiğinde projem ile ilgili ayrıntıları öğrendim.Gittiğimizde yapacağımız aktiviteler neler,cep harçlığı ne kadar alıyoruz,yemek için ne kadar bütçe verilmiş,ulaşım imkanları nasıl,nerede konaklayacağız,axa sigortaları yapılmış mı gibi detayları inceledik.Bu inceleme esnasında fark ettim ki mentorumu tanımıyorum : )
Bir başka oturumda vakalar üzerinden Avrupa’da gittiğimiz ülkede ne gibi durumlar ile karşılaşabiliriz bunları tartıştık.Kimi zaman oda arkadaşımız HIV+ bir birey oluyordu,kimi zaman eşcinsel bir birey’in sarkıntılıklarına maruz kalıyorduk,kimi zaman bir gönüllü tarafından taciz ediliyorduk,kimi zaman üstlendiğimiz bir sorumluluk esnasında kaza geçiriyorduk,kimi zamansa çocuk istismarı suçlaması ile karşı karşıya kalıyorduk.
Tüm bu durumlar için uzun tartışmalar yaptık,gittiğimiz ülkede karşılaşacağımız durum her ne olursa olsun,kültürel farklılıkları göz önünde bulundurmamız gerektiği ve her zaman iletişime açık ve net olmamız gerektiği konuları üzerinde durduk.
“Biz Bize” isimli oturumda erkekler ve kadınlar ayrı gruplara dağıtıldı.Toplumda tabu olarak yer eden,insanların birbirleri ile konuşmadıkları,konuşamadıkları konular olan üreme sağlığı ile ilgili bir oturumdu.Kadın ve erkeklerin ayrı gruplarda bu oturumu almalarının her hangi bir avantajı olduğunu düşünmüyorum çünkü katılımcıların fikirlerini beyan edecekleri bir ortam zaten yaratılmıyor.Aksine yapılan uygulama kadın ve erkekler bu konuları ayrı konuşmalıdır/hiç konuşmamalıdır gibi bir yere hizmet ediyor.
Son gün ise yurtdışına çıkarken valizinize almanız gerekenler hatırlatılıyor.Youthpass sertifikası ile ilgili konularda bir oturumda konuşuluyor.Neye göre hazırlanmalıdır,neler yazılmalıdır,ne işe yarar gibi konuların üzerinden geçiliyor.
Son olarak değerlendirmeler alınıyor ve “Ayrılış Öncesi Eğitim” sona eriyor ;)
Geride kalan 3 gün sonunda,etrafımda ki insanların büyük çoğunluğunun bu konularda bilgilerinin eksik olduğunu düşünüyorum.Proje nasıl bulunur,nelere dikkat edilmelidir,Avrupa’ya nasıl gidebilirsiniz gibi bir çok soru için cevabım var.
Şimdi tek isteğim olabildiğince çok insanla bunları paylaşabilmek ;)
Son olarak değerlendirmeler alınıyor ve “Ayrılış Öncesi Eğitim” sona eriyor ;)
Geride kalan 3 gün sonunda,etrafımda ki insanların büyük çoğunluğunun bu konularda bilgilerinin eksik olduğunu düşünüyorum.Proje nasıl bulunur,nelere dikkat edilmelidir,Avrupa’ya nasıl gidebilirsiniz gibi bir çok soru için cevabım var.
Şimdi tek isteğim olabildiğince çok insanla bunları paylaşabilmek ;)
Mehmet Bahadır TEKE
Ağustos 2010, Anakara
-) daha ayrilis oncesinde boyle yaziyorsan
YanıtlaSilevs bitiminde olusacak kitabi almak isterim
kolay gelsin!!
Bu yorum yazar tarafından silindi.
YanıtlaSil