Ömür denilen şey her biri diğerinden biraz daha hızlı geçen aylardan ibaret…
Bir altı ayı daha geçti ömrümün ama bu seferki baharı da içine kattığından olsa gerek bambaşka… Rengiyle, kokusuyla, duygularıyla…
Yürürken kendimi bir film karesinin içindeymiş gibi hissettiğim bir şehirde. Modernlikten, gökdelenlerden uzak, minicik siyah demir balkonları, görkemli tarihi binaları, müzeleri, otantik kafeleri, ağaçlı yolları, şehre kırmızı turuncu rengini veren güzel insanları ve en çok da sokak sanatçılarıyla. Öyle bir şehir ki her uzağa baktığımda görmek istediğim mavi sonsuzluğa olan özlemimi bile çok yoğun yaşatmadı bana.
Ne yaptın diye sorarsanız burada, ‘öğrendim’ ben.
Bir altı ayı daha geçti ömrümün ama bu seferki baharı da içine kattığından olsa gerek bambaşka… Rengiyle, kokusuyla, duygularıyla…
Yürürken kendimi bir film karesinin içindeymiş gibi hissettiğim bir şehirde. Modernlikten, gökdelenlerden uzak, minicik siyah demir balkonları, görkemli tarihi binaları, müzeleri, otantik kafeleri, ağaçlı yolları, şehre kırmızı turuncu rengini veren güzel insanları ve en çok da sokak sanatçılarıyla. Öyle bir şehir ki her uzağa baktığımda görmek istediğim mavi sonsuzluğa olan özlemimi bile çok yoğun yaşatmadı bana.
Ne yaptın diye sorarsanız burada, ‘öğrendim’ ben.
Bir sehri ogrendim mesela ara sokaklarini, metro istasyonlarını, gazetelerini…
İnsanları öğrendim oturaklısından, en çılgınına, eğlencelisinden, hüzünlüsüne…İtalyanını tanıdım İtalya’yı öğrendim, Mısırlısını tanıdım Mısır’ı, Brezilyalısını tanıdım Brezilya’yı…. Tanıdıkça sevdim, sevdikçe sahiplendim onları sonra baktım ki dünyayı biraz daha sahiplenmişim.
Bir kültürü ogrendim. Ülkemi, güzelliklerini biliyordum da bir daha dışarıdan bakıp da öğrendim.
Kendimi anlatmayı öğrendim yabancısı olduğum sınırlı kelimelerle. Hatta o kadar çok soruldu ve söylendi ki ‘kim’ olduğumu kendimi öğrendim.
Zihinsel yetileri sınırlı insanları öğrendim. Sevmeyi ne kadar sevdiklerini, elimi sımsıkı tutuşlarından, sarılışlarından. Onlar için benim de konuşma yetimin sınırlı olduğunu farkettim mesela ama eksikligini duymadik hic bir seyin.Anlastik, paylastik biz. Sonra o dili de öğrendim yavaş yavaş yine onlardan. Şarkılarını söyledim. Tekrar tekrar anlatmayı öğrendim, çok sabırsızmışım eskiden sabretmeyi öğrendim. Çiçekler ağaçlar yetiştirdik beraber. Renkgarenk bahçelerimiz oldu.Çiçeklerin adlarını kokularını öğrendim.
Koca Konfüçyus demiş ya ”ömür boyu mutluluk için bahçivan ol!” anlamını öğrendim.
Arabaları yıkadık birlikte, önceden hiç ilgilenmediğim arabalari öğrendim.
Down sendromlu Alvaro’nun devlet sınavıyla burs kazandığını.
Torroellayi, Gaudi’yi, Goya’yı....
Tortilla’yı, Sangria’yı
Ha bir de papatya ile seviyor sevmiyor oynamanın evrensel olduğunu…
En çok da keskin çizgilerle sınırlanmış alanlarımı genişletmeyi, o keskin çizgileri biraz daha yumuşatmayı...
Keşke zorunlu olsa da Avrupa Gönüllü Hizmeti, herkes yapsa.
Tek pişmanlığım ise geçen sene bu zamanlarda gitmekten vazgeçmeyi düşündüğüm bir kaç haftadan ibaret. Az kalsin hayatimin en guzel tecrubesini yasamaktan mahrum birakacaktim kendimi.
İspanya’dan sevgilerle….
Simge ÖCAL
2009 AGH Gönüllüsü
Ispanya, Madrid Otonom Universitesi APADUAM Zihinsel Engellileri İstihdam Derneği
Kalemine sağlık Simge...
YanıtlaSilbu kasvetli istanbul sabahinda ilac gibi geldi...:)
erguvenc
neler yasadn neler gördn az cok okuduktan sonra anlayabiliorz.Ama öyle bir dille anlatmıssın ki sanki yasandıkça farklı...yani kelimeler yetmemiş içindeki koca sewince:) sewnn adına sewndm gercktn:)
YanıtlaSilgercekten kalemine saglik simge,
YanıtlaSilsen bu projeye gitmeden once ispanya zorlar seni, bu proje zorlar seni diyenlerin başında geliyordum ama gerçekten sabredip ve inat gösterip gittin ve iyi ki gitmişşin ve bu güzel anıları yaşayıp gelmişsin:)
Sadece agh yi değil birçok şeyi anlatmışsın yazında. Bu yazını okumuş olmak çok iyi hissettirdi bana ve şuan daha bi sabırsızım AGH yapmak için. Saol, varol simge.
YanıtlaSilHarun ELİBOLCA
Ne güzel yazmışsın tebrik ederim başarılarının devamını dilerim...
YanıtlaSilsimge mrb:))ismim erhan,bende senin gibi ispanya/madrid,otonom üniversitesinde özürlü insanlarla ilgili ekim ayında baslıcak bir projede yer alıcam.9 ay sürücek.benimle ilgilenen biri var,ismi julia W.,belkide onuda tanıyo olabilrsin.hatta senin faaliyetlerinde benimkine benzer olanlar var;araba yıkamak gibi...:)senin beni bircok konuda bilgilendirebilecegini düsündüm.bana ulasırsn inan cok mutlu olrm.hasanerhangenc@hotmail.com,bu msn adresim yada mail adresimden mailde atabilrsin;hasanerhangenc@gmail.com
YanıtlaSilMerhaba projeye başvururken İspanyolca bilmek koşulu varmıydı?Yoksa sadece ingilizce yeterli mİ?
YanıtlaSilİspanya'da ki projelerde projesine gore dil bilme koşulu ve istenen dil seviyesi değişiklik göstermektedir.
YanıtlaSilwalla durup durup tekrar okuyup aynı yazıyı :) çok güzel olmuş simgeeee ..en kısa zamanda tanışmak dileği ile:)
YanıtlaSilSimgecim.. Ne de guzel yazmissin EVS deneyimlerini.. Gercekten kalemine saglik. Senin EVS e gitmeden onceki merakini ogrenme askini hatirliyorum:) Evet, keske zorunlu olsa diye ben de Italya dan dondugum de dusunmustum.
YanıtlaSilHarika bi yazi, supersin:)
Texas tan sevgiler..(yASIN)
merhaba ,ispanya'da evs yapmak isteyen biri için hakikaten çok özendirici bir yazı yazmışsınız .ben de çok istiyorum böyle güzel deneyimler yaşamak fakat evs ile ilgili kafamda bazı sorular var.bir çok kişiye sordumsa da kimse henüz yanıt vermedi.biri bana bu konuda yardımcı olabilirse çok mutlu olurum.teşekkürler
YanıtlaSil