23 Kasım 2009 Pazartesi

Nasıl Anlatmalı EVS'i!!!!


Soruyorlar şimdi hep! Nasıldı diye! Nasıl cevaplamalı şimdi bu soruyu? Bir yıllık macerayı hangi cümle açıklar, ya da cümleler yeter mi buna? Peki nereden başlamalı anlatmaya?


Öyle bir zaman dilimi ki bu; hüznü de sevinci de en coşkulu haliyle tadıyor insan! Tam olarak böyle bir şey işte! Aslında hayatın ta kendisi EVS. Başka bir ülkede, başka bir dilde, başka insanlarla yaşanan türden! İnsana o ülkede yaşamayı, o dilde konuşmayı ve en önemlisi o insanlarla yaşamayı öğreten!


Sonra öyle güzel tesadüfler yaşatıyor ki insana! Seminer için bir başka şehre gidiyor ve tam da o tarihlerde en sevdiği dostunun da işi gereği o şehirde olduğunu öğrenebiliyor insan! Oscarlık filmleri aratmayacak düzeyde muhteşem bir kurgu adeta! O kadar gerçek ki, inanamıyor insan bu gerçekliğe!



İnsanlar tanıyor sonra, hep yeni insanlar, hep farklı. Her seferinde bir şeyler öğreniyor. Sonra bir gün okuduğu kitabın aynısını görüyor arkadaşının elinde. Aynı kitabı, farklı dillerde ama aynı zaman diliminde okuyorlar. Bunu keşfediyor insan. Gülümsüyor bu hoş tesadüfe. Dünyanın ne kadar küçük olduğu söylenirdi de hep, bu denli somut örneğini ilk kez görüyor, şaşırıyor insan!


“Meğer ne kadar önyargılıymışım önceden” dedirtiyor insana EVS. Örneğin ben, başlangıçta çok soğuk ve mesafeli olduğunu düşündüğüm sekreterin sonradan aslında ne kadar da iyi bir insan olduğunu anladım. Oğlu aradığında telefonu çocuksu bir heyecanla açışından her şeyden önce bir anne olduğunun farkına vardım. Tanıdıkça daha çok sevdim onu. Ve sonra, ben ayrılırken beni en çok teselli eden de yine o oldu, ne diyeceğimi bilemedim, kelimeler düğümlendi boğazımda! Sarıldık, anne kız gibi birbirimize! O, ben geri dönüyorum diye üzüldüğümü düşünedursun, aslında sadece o değildi sebep, böylesine mükemmel bir insandan ayrıldığıma üzülüyordum o an.



Bir de ne biliyor musunuz en güzel yanı EVS’in? Gittiğiniz ülkeyi yaşıyorsunuz, her şeyiyle hem de! Onların milli günlerini birlikte kutluyor, onların festivallerinde eğleniyorsunuz, geleneklerini birebir yaşayarak öğreniyorsunuz. Ve hep güzel dostluklar. Beni en çok mutlu eden de bu oldu, geriye bir tek dostluklar kalıyor çünkü.


Herkese böylesi bir EVS dilerim…


Özlem Kozalak
2008-2009 Almanya, Erlangen
Katholische Hochschulgemeinde



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder