Hatırlamaya çalışıyorum sanırım masa dağı maceramız ve o akşam Pravanya’nın bize pişirdiği Meksika yemeğinden bahsetmiştim.

Ofisten çıktığımızda içerideki güler yüzlü Emirates çalışanının kanatları da
vardı artık bizim gözümüzde, hemen Johannesbourg’tan olan uçuşumuzu Capetown
olarak değiştirdi; aldığı rakam bizim cape- j.bourg arası yapacağımız otobüs
ücretinden bile azdı ve nasıl mutlu olduk anlatamam:D

Neyse aldık biletimizi, taktık kulaklıklarımızı ilk turda şöyle bir dinledik
rehberin anlattıklarını sonra dedik şu durakta inelim, şurada şurayı gezelim.
İstediğin durakta inip, saati geldiğinde bir sonraki otobüse binebiliyorsun gün
boyu aynı biletle.
Otobüste anlatılanları dinlerken, ziyaret ettiğimiz bir müzeyi gezerken
insanların siyah renkli olduğu için diğer insanlara yaptıkları, bir beyaz
olarak kendimden nefret etmeme sebep oldu. Kahrolsun beyazlar diye gezindik
durduk bütün gün…
Akşama kadar vaktimiz yettiğince indik bindik duraklarda, müzelere girdik
çıktık, vaktimiz yetmediğinden ya da bazen paramız- bazı yerlerin giriş
ücretleri çok pahalı idi- istediğimiz her yeri ziyaret edemedik ama olsun,
belki bir daha gidebiliriz zira ben çok isterim.
Şimdi ziyaret ettiğimiz her yerin ismini hatırlamıyorum ama internetten bakıp
sizlerle paylaşacağım…
Akşam Pravanya’nın futbol antrenmanı ve maçı vardı, gelip bizi aldı; onu
izlemeye ve desteklemeye gittik:) Sonra orada tanıştığımız bir kızla iki gün
sonra festival açılış galasında karşılaşacağımızı nerden bilebilirdik, dünya
küçük yer azizim:P
Maç sonrası hedefimiz bizi ağırlayan bu güzel insanlara çok merak ettikleri
döner kebap hazırlamak. Kapil ve Pravanya Almanya’da bulunmuşlar daha önce,
orada duymuşlar ama Türkiye’de yiyeceklerinin daha farklı ve güzel olduğunu
anlattık, tarif ettik pek merak ettiler dedik tamam bir şekilde benzerini
yapmaya çalışırız sizin için yarın akşam…
İşte oradaki 3. ve son gecemizde, Long Street’te bulduğumuz bir türk
restoranından gittik döner aldık, pide benzeri ekmekler bulduk kare kare
doğradık fırınladık üzerlerine döneri sonra sarımsaklı yoğurt ve üzerine sos.
Mükemmel olmasa da idare ettik diye düşünüyorum. 50 kişilik mantı yapmamızdan
sonra aslında her işi kotarabiliriz biz bu ekiple… Gerçi ekibimizin muhteşem
aşçısı Vedat yanımızda değil ama biz de fena değiliz hani:p
Aaaa sahi Vedat, Tahsin ve bizim İtalyanlar nerde diye merak etmiyor mu bir
önceki yazımızı okuyan sevgili okurlar?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder