12 Eylül 2014 Cuma

Benim Romanya Maceram



Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, o kadar özel ve unutulmaz bir deneyimdi ki yaşadıklarımı, öğrendiklerimi paylaşmamak büyük bencillik olurdu. Bu yüzden bu yazıyı sizler ile paylaşarak, uygun vaktiniz varken ve yaşınız geçmeden bu deneyimi yaşamanıza ön ayak olmak isteği ile hazırlık süreci ve organizasyon hakkında kısaca bilgi vermek istiyorum.






Katıldığımız proje, Romanya’nın Cristuru Secuiesc diye küçük bir kasabasında gerçekleştirilen, 6 ülkeden toplam 36 katılımcının olduğu ve bunların yarısının işitme engelli olduğu, “Spor ve Sağlık” temalı bir projeydi. Bu projede yer alacağımızı öğrendikten kısa bir süre sonra, hızlıca gerekli evrakları toplayarak, gidişe hazır hale geldik. Tabii ki bu etapta İzmir'deki TREX EVS Derneği ve gönüllülerine çok iş düştü. Karşı dernek ile gerekli kontaktın kurulması, davetiyelerin gelmesi, uçak biletlerinin alınması ve diğer tüm konularda ben ve arkadaşlarımın yükünü hafiflettiler. Sorunsuz bir hazırlık sürecinden sonra gidiş için geriye doğru gün saymaya başladık.



Gidiş günümüz geldiğinde ise Türk ekibimizle sözleştiğimiz üzere havaalanında bir araya geldik ve tanıştık. Bu projede, ilk andan son ana kadar en çok içime sinen insanlar onlar oldu. Güler yüzlü, iyi niyetli ve samimiydiler. Öyle güzel bir grup olduk ki proje sonunda birbirimizden ayrılacağımız için gerçekten çok üzüldük. “Bu kadar kısa bir zaman diliminde böyle bir şey mümkün değil” diye düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Çünkü projeden önce öyle düşündüğüm için aynı yanılgıya ben de düştüm.

Sorunsuz bir yolculuğun ardından Romanya’ya vardık. Oradaki dernek ise bizi ağırladı, eğlenceli, aynı zamanda öğretici aktiviteler organize etti ve vaktimizin güzel geçmesini sağladı. İşini iyi yapan ve çeşitli ülkelerden gelen misafirlerini memnun etmeyi bilen bir dernekti. Oluşturduğu sıcak ortam sayesinde çeşitli ülkelerden gelen diğer gönüllüler ile kısa sürede kaynaştık ve birlikte güzel işler yaptık. 





Yemeklerimizi, müziklerimizi, kültürümüzü ve ülkemizi tanıttık. Spor ve sağlık temalı bir program olduğu için her gün bir ülke, kendi yaygın sporunu tanıttı ve diğer katılımcılarla o sporu gerçekleştirdik. Şehir turu yaptık, dağa tırmandık, futbol oynadık, ormanda yürüyüş yaptık, yöresel danslar ettik, voleybol oynadık, halay çektik... Ve bunların hepsini işitme engelliler ile yaptık.  Engelli dediğime bakmayın, aslında onlar hepimizden daha engelsiz. Bu proje sayesinde de bunu gördüm. Onlardan çok şey öğrendim. Mesela dert sandığımız şeylerin aslında ne kadar gülünç olduğunu, egonun ve kompleksin ne kadar gereksiz olduğunu, yaşama sevincinin ne demek olduğunu ve tam olmadan da tamamlanabilecek olduğumuzu.... Onlarla iletişim kurabilmek için ne benim işaret dili bilmeme ne de onların beni duymalarına aslında gerek olmadığını, kalkanımızı indirince karşıdakini sevmenin çok da zor olmadığını... Tüm bunları onların iyiliğinden, insanlara olan karşılıksız sevgilerinden öğrendim. 

Gönüllülük deyip geçmeyin; emin olun, bu tecrübe sandığınızdan daha fazlası...






Tüm bu içten şeyleri hissetmeme vesile olduğu için hem oraya gitmemizi sağlayan İzmir’deki derneğimize hem de orda bizi karşılayan derneğe, ayrıca bu güzel deneyimimizi kolaylaştıran, güzelleştiren, unutulmaz kılan herkese gönülden teşekkür ediyorum ve herkese böyle güzel bir projenin parçası olmayı şiddetle tavsiye ediyorum.

Onur Lislas
2014- Romanya


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder