18 Ekim 2012 Perşembe

yıllar öncesinden kalan röportajlar:)

Bilirim tamamen benim hatam bu röportajların bu kadar gec yayınlanması:/ Yıllardan 2011, Mayıs ayı, TREX'den Ayşe Kavas, Asya Esen, Nilay Küme ve Ben (Büşra) Gapgenç festival trenindeyiz ve Antep'e gidiyoruz...
Hayatımdaki en güzel tren yolculuklarından biriydi, hem yolculuk boyunca hem de festival süresince elimde kayıt cihazı hem eski EVS gönüllüleri ile hem de Türkiye'de EVS yapan gönüllüler ile kısa bazısı uzun röportajlar yaptım ; işte onlardan ilki;





 Trex:
5 mayıs 2011, festival trenindeyiz gaziantepe gidiyoruz, saat 16 45 , Burcu yanımızda, trende ilk ex- EVS gönüllümüzü bulduk, bu da ilk röportajımız, biraz kendınden bahseder misin Burcu?

B: Adım Burcu Nalçınkaya, Ankaralıyım, eski evs gönüllüsüyüm,  bitireli daha 5 gün oldu , yeni döndüm. Hiç geri dönmek istemedim aslında,mükemmeldi, iki aydı ama çok kısaymış gibi geldi. Dolu dolu yaşadık, bir sürü şey yaptık, bir sürü adamla tanıştık; adam dediğim yediden yetmişe bir çok insanla tanıştık. Yedi ayrı ülkeden toplamda 11 gönüllü idik. 4 ü Türktü. İspanyol, İtalyan, Fransız, Romanyalı, Ermeni ve Türkler hep beraberdik , hepimiz birbirimize dillerimizi öğrettik, kültürlerimizi tanıttık, önyargıyı tamamıyla bir kenara bıraktık, birbirimizi tanıdık.

T: Projenden biraz bahsedermisin?

B: Gönderen kurumumuz Gazi üniversitesi idi ev sahibi kurumumuz da Compass adında bir organizasyon, Kapoşvar’da ama Macaristan’da  çok tanınan bir kurum ;cok aktif olarak çalışıyorla. Bir çok ülke ile ortaklıkları ve bir çok projeleri var;  EVS yapıyorlar; hem ev sahipliği yapıyorlar hem de gönderiyorlar, gençlik değişimleri düzenliyorlar. Açıkçası onlardan kopmayı düşünmüyorum, onları çok sevdim, EVS mükemmel bir şey, bütün gençlerin yapması gerekiyor diye düşünüyorum, en azından Avrupa’yı bir görmek gerek diye düşünüyorum çünkü inanın ufkunuz genişliyor, bakış açınız değişiyor, neler yapabiliriz onu görebiliyoruz. Ben buradan gitmeden önce bir sürü fikrim vardı şimdi o fikirlere yol buldum, yol öğrendim nasıl gercekleştirebileceğimi öğrendim bunun da EVS sayesinde oldugunu düşünüyorum.

T: Peki neler yaptınız orada? Projenin teması neydi?

B:Projemizin teması kültür ve eğitimdi. 7den 77 ye öğrencilerimiz vardı. Orada İngilizce kursundan ziyade pratik yapmalarına yardımcı oluyorduk insanların, evet insanlar dili bir şekilde bir yerlerde öğreniyorlar ama nasıl kullanacaklarını bilmiyorlar, biz bu konuda onlara yardımcı olmaya çalıştık.
Bunun dışında okullara gidip EVS i ve gençlik programını anlatan toplantılar düzenliyorduk. Stand açtık, organizasyonlara gidip hem ülkemizi tanıttık hem de EVS i anlattık.
Ayrıca 2 ay içerisinde dört tane ülkeyi gezme fırsatı bulduk.

T: nerelere gittiniz?

B: Zagreb, Libhujana, Budapeste ve Viyana’ya gittik. Bugüne kadar ben Türkiye dışına hiç çıkmamıştım, iki ay içerisinde bu kadar çok yer görebilmiş olmak benim için büyük bir şans.

T: Belki de daha önce hayal bile etmediğin bir şeydi?

B: Kesinlikle, daha önce çok araştırdım aslında nasıl yurtdışına çıkabilirim, neler yapabilirim diye..

T: Nereden duydun peki EVS i?

B: Gazeteden, Kayseri’den gönderilecek AGH gönüllüleri aranıyor diye bir haber vardı. Sonra nedir bu diyerekten interneti açtım ve “AGH” yazdım; karşıma kocaman bir dünya çıktı:) Bakarken okurken, sonra bir fark ettim ki zaten etrafımda bir çok insan bununla ilgileniyormuş, uğraşıyormuş ama benim haberim yokmuş. Peşini bırakmadım ulusal ajansa gittim orada önce staj yaptım, bütün gençlik programını öğrendim, dedim ki önce öğreneyim sonra gideyim..Oraya gitmemle bir çok insanla tanıştım, nerelere başvurabileceğimi öğrendim. Şu an MCD isimli kurumla çalışıyorum, gençlik otobüsü projesinde gönüllüyüm aynı zamanda Gazi Üniversitesi ile de çalışıyorum zaten gönderen kurumum onlardı. Açıkcası bu işlerin peşini bırakmayı düşünmüyorum. Şu an trendeyiz ve Antep’e gidiyoruz bu festival de benim için önemli bir deneyim olacak.

Asya: Peki unutamadığın bir anını paylaşır mısın bizimle?

B: Benim aslında oradayken çok fazla seyahat etme şansım yoktu oradaki maddi durumumdan dolayı, ama bütün arkadaşlarım benim için birleştiler paralarını ortaya koydular ve grup halinde gidiyoruz dediler. Bizim için her şeyi ayarladılar, kalınacak yerleri, yemek yenilecek mekanları… Ve onlarla paskalya tatilinde tam beş gün geçirdim, Zagreb ve Lublıhana ya gittik, mükemmeldi benim için. Beni daha iki aydır tanırlarken böyle bir fedakarlık yapmaları , benim için bir şey yapmaları benim için unutulmazdı.

T: tesekkur ederiz:)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder