16 Ocak 2013 Çarşamba

Portekiz'de 1 Yıl


Merhaba,

Ben Melike. TREX(Eski AGH Gönüllüleri Derneği)’in gönderen kuruluşum olduğu 12 aylık bir projeyle geçtiğimiz Ekim ayı sonuna kadar Lizbon’da gönüllü olarak bulundum. Şimdiye kadar EVS deneyimimle ilgili birşey yazmadığımı farkedip, bunu en çok hakeden kürsü olarak TREX’in sayfasında paylaşılmak üzere birkaç cümle yazmaya karar verdim.



“Aman efenim AGH (EVS) şöyle güzeldir, böyle iyidir”li cümleleri direkt geçiyorum, zira bunda hemfikiriz sanırım. Benim söyleyeceklerim daha çok sürecin öncesi, proje esnası ve sonrasında yaşananların kısa bir özeti niteliğindedir.


Ben yaklaşık 9 ay proje aradıktan sonra istediğim (ve beni isteyen) projeyi buldum. Proje arama sürecinde kendimce belirlediğim kriterler vardı: Öncelikle ne yapmak istediğimin cevabı daha geniş olduğundan ne yapmak istemediğime karar verdim. Çocuklarla ve engellilerle kendimce bazı nedenlerden ötürü çalışamayacağımı biliyordum. Proje ararken buna çok dikkat ettim. Ayrıca, her türlü imkana kolayca ulaşabileceğim büyük bir şehre gitmek istiyordum, bu köyleri ve kasabaları (şehre yakın olmadıkları sürece) eliyordu. Daha sonra, günlük hayatta ekonomik olarak beni zorlamayacak bir yer olmalıydı, zira daha çok ülke içinde, mümkünse de yurtdışında gezebildiğim kadar gezmek istiyordum. Bu, Almanya-İngiltere-Fransa-İsviçre-İsveç-Norveç gibi ülkeleri eliyordu. Doğu Avrupa’da daha önce yarım yıl kadar yaşadığım için önceliğim Akdeniz ülkeleriydi (İtalya-İspanya-Portekiz-Yunanistan) fakat yine de Doğu Avrupa ülkelerinde de birçok proje başvurusu yaptım. Yunanistan için KKTC konusu vizede sorun çıkarır, gel sen vazgeç dediler; onu da eledim. Kaldı geriye İtalya, İspanya, Portekiz ve Doğu Avrupa ülkeleri. İtalya ve İspanya’da da birkaç şehrin oldukça pahalı olduğunu bildiğimden ancak bazılarına başvurabildim. Sonuç olarak bir gün Lizbon’daki bu projeye başvurdum ve TREX(Eski AGH Gönüllüleri Derneği) ile evsahibi kuruluşumun önceki deneyimlerinden ötürü kolayca kabul edildim. Ha proje istediğim/ev sahibi kuruluşun söylediği gibi mi çıktı? O ayrı bir konu başlığı J



Derneğin beni kabul etmesiyle bitmedi tabi, daha önemlisi UA tarafından projenin bütçesinin onaylanması gerekiyordu. Bir kaç aylık bekleyişten sonra beklediğimiz haber geldi ve böylece vize için gerekli belgeleri toplamaya başladık, malumunuz onlarca sayfalık bir dosya vardı en son elimde. Ha sorunlar çıkmadı mı vize sürecinde? Çıktı tabi, hem de tahminimce birçok insanın yaşadığından daha büyüktü sorunum. Kıbrıs’taydım bu da istedikleri belgelere ulaşmamın zor olduğu gerçeği bir yana, vizeye başvuru ve teslim almak için Ankara’ya gidecek olma zorunluluğumun olması demekti. Ama AGH (EVS) yapmak için motivasyonum o kadar yüksekti ki tüm dezavantajları biraz da şansın ve TREX-EVS(Eski AGH Gönüllüleri Derneği)’in sorumluluğu yardımıyla kısa sürede avantaja çevirebildim.



Peki daha sonra ne mi oldu? Vizemi aldım ve hayatımın en güzel hikayelerinden birini daha yazmaya başladım. Çalıştığım dernek AB projeleri düzenleyip aynı zamanda katılımcı bulan bir dernekti.  Projede çok aktif olarak çalıştım dersem yalan olur; fakat yine de şartlar dahilinde bir yıl boyunca yapabileceklerimi zorladım ve şimdi geriye dönüp baktığımda onlarca yüz gülümseten anım olduğunu görüyorum.

Bir de işin pek de gülümsetmeyen boyutu olabiliyor arada. Diyelim ki derneğinizle ilgili bazı problemleriniz var. Ne yapmanız gerektiği ayrılış öncesi eğitimde detaylıca anlatılsa da iş pratiğe döndüğünde süreci unutmuş olabiliyoruz. İşte ben de bu konuda kendi örneğimi vermek istiyorum: Proje sırasında diğer gönüllülerle birlikte yaşadığımız bazı sorunları çözmek adına dernek tarafından ara ara bizlere verilen “değerlendirme”leri ve en önemlisi projenin ortalarında aldığımız eğitimdeki formları detaylı bir şekilde doldurduk. Her birimiz gönderen kuruluşuyla da iletişim halindeydik. Normal şartlarda bağımsız bir mentörünüz oluyor (ki benim yoktu) ve ilk adımda ona danışmanız gerekiyor. Peki sorunlarımız çözüldü mü hemen? Hayır, hepimiz projelerimizi öyle ya da böyle tamamladık. Fakat ne oldu sonrasında? Yeni gelen gönüllüler grubu (ki ben hala oradaydım) daha bilinçli olarak kontrolü başından ele aldılar. Ve gerek geçmişte bizlerin şikayetleri, gerekse onların güncel şikayetleriyle birlikte evsahibi kuruluşumun akreditasyonu şu anda askıya alındı, dolayısıyla dernek şu anda herhangi bir proje yürütememekte. Bu da böyle bir detay olsun, olur da hoşgörünüzü aşacak sorunlar yaşarsanız mutlaka üzerine gidip bu konuda üzerinize düşeni yapın diye söylüyorum.



Peki proje bitince ne mi oluyor? Kuvvetle muhtemel dönmek istemiyorsunuz, zira o kadar güzel anılar biriktirmişsiniz ki bu dönem hiç bitmesin istiyorsunuz. Ama yok öyle, siz gideceksiniz ki bir sonraki genç bu fırsattan yararlanıp güzel arkadaşlıklar kuracak, yeni yerler görecek, yeni kültürler tanıyacak, kendini farklı bir yönden tanıma şansını elde edecek. Proje sonrasına da biraz burukluk ve final raporu ve gerekli belgelerin hem ev sahibi hem gönderen kuruluşa teslim edilmesi kalıyor. Sonra “iyi ki de yaptım” diyerek geri dönüyorsunuz, herkese öve öve bitiremeyip en az bir kaç kişinin AGH (EVS) yapmasına ön ayak oluyorsunuz.

Anlaşıldı. Tamam.

Not: Lizbon, Portekiz ya da EVS ile ilgili merak ettiklerinizi seve seve yanıtlayabilirim; tabi ulaşması oldukça kolay bir bilgi olması halinde ukalaca bir kaç satır ve bir link yollayıp sizi bozabilirim de. Bende Trex-Evs (Eski AGH Gönüllüleri Derneği) sabrı yok malesefJ (melikekalkan@gmail.com)

Melike Kalkan
Portekiz Eski-AGH Gönüllüsü





1 yorum:

  1. kafamda geniş bi izah oluşturdun. tamam artık sana soru sormicam

    YanıtlaSil