Hepinize merhabalar, J
Bu benim Agh hikâyem. İşte başlıyoruz. J
Her şey mezun olmadan önce, babamın, bana AGH hakkında link
göndermesiyle başladı. Detaylı araştırmadan AGH aklıma yattı ve sonra gerekli
belgeleri hazırladım. Başvurulara başladım hemen ve hep hayır cevabı alıyordum.
Üniversite zamanımda Erasmus yapmadığım için pişmanlık vardı ve bu sefer
gönüllü olup yurt dışında olmak istiyordum. Mezun olduktan bir süre sonra internette
Trex Evs’in ilanını gördüm ve başvurdum. Hep hayır aldıktan sonra şansımı
deneyeyim ne kaybederim dedim ve 100’ü aşkın başvurunun ardından sonunda seçildim.
Ardından başvurulara başladıktan 1 yıl sonra Gönüllü oldum. J
Belgeleri hazırladım. Pasaportumu aldım ve vizeyi hallettim.
Artık yolculuk zamanı. Heyecanlıydım ve biraz da gergindim. Sonuçta bu benim
ilk yurt dışı yolculuğumdu. Ve güzel geçti. Sağ salim Więcbork’a vardım ve
kendimi yepyeni bir ortamda buldum. J
İlk vardığım gün ekip arkadaşlarımla tanıştım ve odamı
gördüm. Odam 1 kişi için gerçekten büyük. Odama girdiğimde güzel bir sürprizle
karşılaştım. Arkadaşlarım çocuklarla beraber, bana, hoş geldin posteri
hazırlamışlar. Görünce çok mutlu oldum.
(Hoş geldin posterim)
Gelelim Więcbork’a. Więcbork küçük bir kasaba olmasına
rağmen çok güzel bir yer. Çok güzel manzarası olan bir göl var ve gölün
etrafında yürüyüş yolu. Her gün resmi çekilecek bir manzara gerçekten. Her
taraf yürüme mesafesinde ve trafik ışıkları yok (Dürüst olmak gerekirse Varşova
ve Toruń’a gittiğimde ışıklarda
beklemek sinir bozucu geldi. Bu kısım başka paragraf. Bahsetmeden olmaz. J). Sürücüler yayalara
saygı gösteriyor insanlar yolda birbirlerine selam veriyor. Etrafa alıştıkça ve
etrafı tanıdıkça bana da selam vermeye başladılar. Bu çok güzel bir şey. J
Projem çocuklarla, yaşlılarla ve engellilerle alakalı. Bazı
günler çocuklarla çalışırken bazı günler yaşlılarla çalışıyorum. Çocuklara
günlük hayatta ya da ileride kullanmaları için bir şeyler öğretip oyunlar
oynarken, yaşlılarla hayatlarını daha iyi kılmak için bir takım aktiviteler
yapıyorum. İnsanlara yardım ediyorum. Çalıştığım her gün çocuklara, yaşlılara
ve dernekteki tüm çalışanlara nasılsınız diye soruyorum ve hep güler yüzle cevap
veriyorlar.
v
(Yaşlılarla
olan bir aktivitem. Beraber bu resimleri yapıp belirli yerlere astık.)
Ayrıca projenin diğer ayağı olan Sepolno’daki kuruluşla da
sürekli etkileşim halindeyiz. Onlar bize, biz onlara gidiyoruz zaman zaman.
Etkinliklerde hep bir arada oluyoruz.
v
(Sępólno
Krajeńskie’de Baharın İlk Günü Etkinliği. Tüm gönüllüler bir arada.)
Burada neredeyse 2 ayım geride kaldı ve Varşova’yı ve Toruń’u gezme imkânım oldu. İkisinde de çok
keyif aldım gezilerimin. Açıkçası Toruń’u
daha fazla beğendim. Binalarından tutun şehrin size vermiş olduğu his
harika. Gezilecek yerlerden biri de Kopernik’in Evi. Bir kere daha gideceğim Toruń’a yetmedi. J Varşova’da unutamadığım anımı paylaşayım kısaca. 50-60 yaşları
arasında Leh bir beyefendi yanıma geldi ben ve arkadaşlarım sokak gösterisi
izlerken. Lehçe konuştuğu için anlamadığımı söyledim ve lehçe Ben Türk’ün
dedim. Bana kucaklamak, Allah korusun dedi Türkçe olarak ve çok şaşırdım.
v
(Toruń’un
meşhur tatlısı Pierniki. Yemeden olmaz. J)
Son olarak diyeceğim - bu kadar yazacağımı düşünmüyordum
açıkçası - gönüllü olmak gerçekten harika bir his. Herkes mezun olduktan sonra
ne iş yapacaksın diye sorarken ben kendime gönüllü olacağım diyordum. Şu an
gönüllüyüm ve mutluyum. J
AGH size birçok fırsatı elinize sunuyor aslında. Bu fırsatlar sayesinde
farklılıkları keşfetmeye ve yenilikleri kabul etmeye daha açık hale
geliyorsunuz. Kendi önyargılarınızı bir
kenara bırakmanızı sağlıyor. AGH güzel sürprizlere, mutluluklara imkan
sağlıyor. Uzun lafın kısası gönüllü olun J
Semih TURAN
Więcbork/Polonya
Semih kalemine sağlık, keyifli bir paylaşım olmuş
YanıtlaSil